Ana SayfaYazarlarFrida Kahlo ve Diego Rivera Sergisi!

Frida Kahlo ve Diego Rivera Sergisi!

Hemen gittim gördüm tabi! Gitmemek ne mümkün. Filmini defalarca izleyip kitabını defalarca okuyup, soundtrack albümünü bir mevsim aralıksız dinledikten sonra sergisi gelir de insan yerinde durur mu!

Pera Müzesi geçen senelerde de olduğu gibi Türkiye`ye getirilen en önemli sergilere bir tanesini daha ekledi anlayacağınız. 23 Aralık 2010 – 20 Mart 2011 tarihleri arasında, 40 yapıttan oluşan Frida Kahlo ve Diego Rivera Sergisi`ni görebilirsiniz. Hatta zaten görmemezlik etmeyiniz!

Şimdi Frida`nın en derinindeki kadını tanıtan, Kate Braverman`in "Frida`nın Büyüsü" kitabından birkaç alıntıyı okumaya bırakacağım sizi. Sergiyi daha iyi anlamak için bu ara bu kitabı mutlaka okuyun.

"Yağmurda doğdum, yağmurda öleceğim. Keşke beni bir nehir ve o nehirde bir liman olarak görebilseler. Oysa onlar benim arsız bir fahişe olduğumu ve gözlerimin içine bakıp, orada günbatımına doğru uçan kuşlar gördüklerini söyleyecekler. Erkeklerin, kahverengi, kurnaz ve yırtıcı gözler için söyleyecek pek sözü yoktur. Erkekler analiz gücünden yoksundurlar. Aslında gözleri sadece göz olarak görmek değil, gözlerin vizyonunu görmek önemlidir. İşte Diego böyledir, gördüğü her şeyi kategorize etme tutkusuna sahiptir."

"Keşke Diego`nun kocaman gölgesinde kıvrılıp, orada ölseydim. Onun mercan kayalıklarına, mayın kaplı limanına benim gibi bir denizkızından başka kim ulaşabilirdi ki? O tam bir kadın katiliydi. Beni yavaş yavaş öldürüyordu. İlişkimiz, onun için yıllarca süren keyifli bir sabotaj planıydı sadece."

"… Diego`nun her lafa karışan tavrını hatırladım. Davranışları herkesi etkiliyordu, uyurken bile zehirlenebilirdiniz. İşte bu nedenle insan kocasını dikkatle seçmelidir!"

"Sigara ve şarap içiyordum. Kayıp kadınlar sigara içerler. Ateşten korkmazlar. Günde iki ya da üç paket sigara içerler. Tırnaklarını alev kırmızısına boyarlar. Zamanında savaşlarda lordların kullandığ fildişi pipolarda afyon içerler. Dudaklarını sonbahar rengine boyarlar. Pasifik günbatımı ve akçaağaçların güzelliğini bilirler. seyahatlerini günlüklerine not ederler. Ay ışığında ya da ışıklar yanmadan önceki karanlıktan rahatsız olmazlar. Hava onlar için her zaman aydınlıktır."

"Yıl 1939 idi. Louvre`a bir tablo sattım. Bu tam bir şaşkınlıktı. Frida, Diego Rivera`nın küfürbaz, insanlardan nefret eden, önemsiz, arsız karısı bir an için görülebilir oldu."

"Kendimi boynumda dikenli kolyelerimle çizmek için aynaya bakmaya ihtiyacım yoktu."

"Kayıp kadınlar gözlerinin değilştiğini fark ederler. Kışın mor menekşe, lavanta ve gri renkleri tercih ederler. Bense gözlerimin safir rengi olmasını isteyeceğim. Oturma odanızdaki mum ışığı olacağım. Terasınızı aydınlatan tek ışık olacağım. Daha fazlasına ihtiyacınız olmayacak."

"Kaybolduktan sonra çok farklı olacağım, diğer insanlar gibi olmayacağım. Sessizce loş odalarda İspanyolca şiirler okuyan bir kadın olacağım. Beni gören herkes sadece eskiden kalma, nehirlerin altından aktığı köprüleri anımsayacak ve onlara geçmişte anlatılan efsaneleri anlatacağım. Böylece yanlış kapıyı açtıklarını fark edecekler!"

"Dedikodular almış başını gidiyordu. Onun Los Angeles`lı Çingene olduğu, ailesinin öldüğü, ilaç bağımlısı olduğu, eskiden rahibelik yaptığı, öldürücü hastalığa yakalandığı, alkolik olduğu, Yahudi olduğu, işlerini bilgisayarla yaptığı, at yarışı oynadığı, araba kazası geçirdikten sonra bellek kaybına uğradığı, tarot falı baktığı, mirasyedi olduğu, altın paralar biriktirdiği, astrologa gittiği, tango dersleri aldığı, rüya yorumlayabildiği ve el falına bakabildiği söyleniyordu."

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI