Ana SayfaYazarlarFashion & Film Vol.1

Fashion & Film Vol.1

 İstanbul Moda Haftası’nın başlamasına sayılı günler kala bambaşka bir etkinlik, etkinlikten öte bir fırsat 9 Şubat 2012’de Roxy’de bizi karşılamaya hazırlanıyor. Fashion & Film Vol. 1, Tuna Yılmaz’ın küratörlüğünü üstendiği harika bir etkinlik . Moda ve film bir arada. Bu bir şans çünkü uzun zamandır Moda’ya dair, bilindik defileler, kapalı kapılar ardında sözüm ona yapılan konferanslar dışında pek bir şey görmedik.

Aslında Moda’nın bir sanat olduğunu, vitrin camlarından ya da etiketlerden öte olduğunu görmek bizim için bir şans çünkü inanıyorum ki bu etkinlik bizi Moda alanında bir adım daha ileriye götürecek kuvvetli adımlardan biri. Kültür Departmanı tarafından seçilen 12 moda filmi Corona’nın sponsorluğundaki partiyle birlikte 10 LCD ekranla izleyicisine ulaşacak. Evet,  moda, film ve parti birbirinden çekici üç kelime ama şunu belirtmek istiyorum ki bu üç kelime’nin büyüsüne kapılıpta modayı bileğinde sallandırdığı iki harfli çantadan, moda filmini “ Bir alışverişkoliğin itirafları” zanneden ve pek çok harika insanın buluştuğu partiyi hiç uğraşmadan tepelere çıkmanın fırsatı olarak görenler bu sanatsal etkinlinlikte hayal kırıklığına uğrayabilirler çünkü yüzeyselliğin bu etkinlikte yeri yok!

Özet olarak şunu söylemek istiyorum ki eğer gerçek bir moda severseniz , bir şeyler öğrenmek ,vizyonunuzu geliştirmek, fikirlerinizi paylaşabileceğiniz kişilerle konuşmak ve Moda’yı vitrin camlarından daha öteye taşımak istiyorsanız bu etkinliği kaçırmamalısınız. Elimize her zaman böyle fırsatlar geçmiyor ve ben bu harika atılımın, sarf edilen emeğin ve tutkunun hak ettiği değeri görüp klasikleşen etkinlikler arasına gireceğinden eminim. 

Bu arada bende bu heyecana ortak oldum ve Tuna Yılmaz`a etkinlik hakkında merak edilenleri ve onun Moda`ya bakış açısını sordum.

 

1- Tuna Yılmaz ismine aşinayız ama onu biraz daha yakından tanımak istersek…

İzmirliyim, 33 yaşındayım. Önce işletme okudum, sonra tasarım çalışmaları masterı yaptım. 2012 itibarıyla tam 10 yıldır kültür yöneticiliği yapıyorum. Yani kültürel etkinlikler düzenliyor, mevcut etkinlikleri yönetiyor ya da dışarıdan danışmanlık hizmeti veriyorum. Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali, Hong Kong Türk Filmleri Festivali, Fashionizm ve Young Turks gibi sinemadan modaya uzanan pek çok etkinliği yönettim. 2 kitap yazdım, 2 film çektim, üniversitede ders verdim, ödüller aldım. Son iki senedir Kültür Departmanı markası altında etkinlikler düzenliyor ve danışmanlık yapıyorum.

2-Fashion & Film vol.1 fikri nasıl ortaya çıktı?

Moda ve film üzerine bir şeyler yapma fikri aslında temeli Fashionizm projesinde ortaya çıkmıştı ama daha ileri bir seviyeye taşınmamıştı. İstanbul moda haftasının bu edisyonu yaklaşırken bir yan etkinlik olarak ne yapabiliriz diye düşünürken neden moda filmlerini odak noktasına almıyoruz diye düşündüm. Malum Londra moda haftasının resmi programında BFI tarafından yürütülen bir sinema programı vardır. İstanbul’da da moda/film üzerine bir eksiklik olduğunu düşündüm. Bu işi sinemayla sınırlamadan, güncel sanat formlarını içerisinde yapmak, bir de moda ve film arasındaki ilişkiyi kutlamak için videolar ve partiden oluşan karma bir şey yapmak istedim.

3- Proje sürecinde neler yaşandı?

Öncelikli fikrim etkinliği tek gecelik değil de tüm moda haftası boyunca süren dört günlük bir gösterim programı şeklinde yapmaktı. Ama sonra bu ilk deneme olduğundan tek geceyle sınırlamak daha mantıklı geldi. İkincisini yaptığımızda daha uzun süreli ve kapsamlı bir moda/film etkinliği olacağını şimdiden söyleyebilirim. Önce bildiğim ve aklımda kalan moda filmlerini seyrettim. Bunları daha önce Londra moda haftası ya da Paris Pompidou sanat merkezi gibi yerlerde görmüştüm. Üstüne de yeni filmler keşfedip seçkiyi oluşturdum. Sanatçılardan izinleri aldım. Hepsi de İstanbul’da böyle bir girişim olduğunu duyunca müthiş heyecanlandılar. Sonra da tanıtım ve organizasyon ayağı geldi elbette…

4- Etkinlik konusunda sizden ipucu alabilir miyiz. Bizi neler bekliyor?

Saat 22:00’de başlayacak etkinlikte önce filmler ardı ardına 2 dev ekranda ve 1o LCD monitörde gösterilecek. Her film bir kez gösterildikten sonra da parti başlayacak. Ama parti boyunca müzik devam ederken bu filmler yine ekranlarda devr-i daim şeklinde döngü içerisinde gösterilmeye devam edecek.Gecede çalacak müzikler de etkinliğin konsepti ve ruhuna uygun olarak önceden seçildi. Ayrıca sosyal medyadan istek parçalar da alıyor müzik direktörümüz.  Partiye moda, sinema, güncel sanat ve medya dünyasından pek çok isim geliyor. Modanın sadece moda olmadığını göstermek için güzel bir fırsat olacak sanırım.

5-  Moda üzerine ne kadar dergi olursa olsun aslında gerçek moda kaynaklarımız oldukça kısıtlı, sizin moda severlere sunduğunuz bu harika etkinlik sizce neleri değiştirebilir?

Her şeyden önce moda haftalarının sıkıcı ve monoton yapısını değiştirebilme adına bir adım olabilir. Özellikle İstanbul Moda Haftası’nın neredeyse tüm odağı defilelerde. O defileler de ne kadar yaratıcı ve özgün tartışılır! Zaten istatistik tutun, styling ve koreografi anlamında neredeyse tüm defileleri iki ya da üç kişi yapıyor! Yine neredeyse tamamı defile çadırında yapılan bu defilelerin hepsi de ışık ve podyum olarak da aynı malzemeleri kullanıyor. E hani nerede fark, nerede özgünlük? Defile dışında etkinlik zaten yapılmıyor. Partiler deseniz iki ya da üç moda dergisinin organizasyonu dışında bunu yapan da yok. Bu mütevazı etkinlik modanın başka disiplinlerle olan kaçınılmaz ilişkisini vurguluyor, modacılara ve moda editörlerineyeni kapılar açmak istiyor diyebiliriz.

6- Ülkemizdeki moda gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz, özellikle yeni nesil sizce nasıl bir portre çiziyor ?

Sağolsun internet yeni neslin modaya bakışını oldukça değiştirdi. Artık Milano, Londra ya da New York’ta ne giyilmişse aynı anda öğrenebiliyorlar. Yine de özgün olabilme konusunda alınacak çok yol olduğunu söyleyebilirim. Hala tıpatıp olma, aynı şeyleri giyme saplantısı devam ediyor. Oysa stil sahibi olmanın insanın kendini ortaya koyması demek olduğunu hatırlamaları gerekiyor. İyi giyinmenin ve stil sahibi olmanın parayla alakalı olmadığını hatırlamaları gerekiyor. Yakışanı bularak, farklı olanı arayarak ve kimseye özenmeyerek bunları yapmak mümkün. Aynı şey yeni nesil moda tasarımcıları için de geçerli. Onlarda da biz vizyon eksikliği gözlemliyorum. İstanbul dışına çıkmaya korkuyorlar. Oysa dünya artık global bir köy ve sadece bir yerde nefes almak yetmiyor. Sektör konusundaysa ben fazla bir şey söylemek istemiyorum ama mesela moda haftasının gediklisi olmasına rağmen bu edisyonda koleksiyon sunmayacak olan isimlerin neden eksildiğini bile bilmiyoruz!

7- Kültür Departmanı olarak bir ilke imza atmaya hazırlanıyorsunuz, bunun devamında yeni projeler var mı?

Elbette, Tuna Yılmaz ve Kültür Departmanı dur durak bilmeden çalışıyorJ Corona presents Fashion & Film Vol. 2’nin hazırlıkları bu Mart ayıyla beraber başlayacak. İkincisini çok daha büyük ve kapsamlı yapmak istiyoruz. Bunun dışında geçen sene İzmir Kültür Sanat ve Tasarım Derneği için ilkini gerçekleştirdiğimiz Uluslararası Animasyon Festivali Mayıs ayında seyircisiyle buluşacak. Yine Mint Prodüksiyon’un yaptığı komedi kısa film yarışmasının organizasyonunu bu sene biz aldık. Başta 4 Altın Portakallı “Güzel Günler Göreceğiz” olmak üzere festival danışmanlığı hizmeti verdiğimiz uzun metraj filmlerin gösterimleri devam ediyor. Bu sene kurumlara yaptığımız danışmanlık ve kültürel iletişim hizmetlerine ağırlık vereceğiz. Kişisel olarak da ben en son British Council’den aldığım Kültür Lideri ödülü vesilesiyle Nisan’da bir ay boyunca Londra’da olacağım. Mayıs ayında da küratörlüğünü benim yaptığım sanat inisiyatifi Reloading Images işi After Taste için İtalya’yı turluyor olacağım.

Ayrıntılı bilgi için : http://www.kulturdepartmani.com/

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI