Ana SayfaYazarlarSosyal Medyayı Doğru Kullanma Kılavuzu

Sosyal Medyayı Doğru Kullanma Kılavuzu

Günümüzde pazarlama trendlerinden üzerinde en fazla yazılıp çizilenlerden bir tanesi "Social Media Marketing". Hem bir tıkla hayal bile edemeyeceğimiz sayıda insana ulaşmaktan bahsederken hem de sosyal pazarlama yönetiliciğinin doğru kullanılıp kullanılmadığı konusunda yapılan tartışmalar, bende sosyal pazarlamanın hakkının biraz yendiği izlenimini yarattı. Yüksek beklentiler ile Facebook, Twitter gibi sosyal ağları kullanan markalar, amaçlarına ya da hayal ettiklerine ulaşamayınca sosyal medyanın aslında büyütüldüğünü, o kadar da etkili olmadığını savundular. Bu durumda söylenmesi gereken sosyal medya pazarlamasında sosyal ağların kullanılmasının, bu sosyal ağlarda isim ve cisim olarak yer almanın dışında, doğru bir pazarlama yönetimi stratejisi ile markanızla tüketici arasında gerçek bir bağ kurmayı başarabilmenizden geçtiği. Tüketiciler postmodernizm ile birlikte kendi ile bire bir iletişime geçilme ve kendini özel hissetme ihtiyacını giderme derdindeyken, onların Twitter ya da Facebook gibi sosyal ağlarda paylaştıklarına cevap verip, ihtiyaç ve taleplerini belirleyip sürpriz bir şekilde karşılamak, sosyal pazarlamanın doğru yönetilmesi açısından atılacak en önemli adımlardan biri olarak görünüyor. Pazarlamanın tarihsel gelişim sürecine bakıldığında da müşteri odaklı pazarlamaya geçiş süreci ile, yani tüketicinin dikkate alınarak, oluşturulan strateji ve taktikler ile üreticilerin hedeflerine ulaştığı düşünülürse, sosyal ağları kuru kuruya kullanmanın zaten istenilen etkiyi yaratmayacağı gerçeği apaçık ortada duruyor. Bunun için Amerika`yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bu durumda yapılması gereken en önemli şeylerden birisi hem mevcut hem de potansiyel olabilecek hedef kitleyi, birincil, ikincil ve marjinal sınıflara ayırarak ayrı ayrı takip altına almak, onların ne yaşadıklarını, ne hissettiklerini, şikayetlerini yani "an"larını yakalayıp bu "an"ların içinde yer alabilmek. Michael Newman Nisan ayında yazdığı yazıda bu konuya inanılmaz güzel örnekler vermiş. Örneğin IT görevlisi Emma`nın Interflora ile yaşadığı olay. Emma bir gün Twitter`da şeker kasesine kazara pirinç unu koyduğunu ve bu durumdan duyduğu sıkıntıyı yazar. Bunun üzerine Interflora kendisine Twitter`dan cevap vererek, "Bir buket çiçek yollasak kendinizi daha iyi hisseder misiniz?" diye sorar. Ve birkaç saat içinde çiçek Emma`nın kapısının önünde olur. Aynı zamanda Alman Havayolları şirketi KLM, havaalanlarında Foursquare üzerinden chek-in yaptıran müşterilerini belirleyerek onlara uçuştan önce sürprizler yapar. Bir Alman futbolsever New York`ta olduğu için takımının maçını izleyemeceğini Twitter`da paylaşır, bunun üzerine KLM ona New York`ta maçı izleyebileceği tüm barların işaretli olduğu bir rehber gönderir. Newman`ın yazısından alıntıladığım örneklerde de görüldüğü gibi, sosyal medyayı sadece kullanmak değil, doğru kullanmak önem kazanmaktadır. Bazen gerilla taktiği olarak nitelendirilebilecek uygulamalara gidilse de, önemli olan tüketicinin yaşamının içerisinde markayı, konuşup, kendisi ile arkadaşmış gibi yazışabileceği bir şekilde konumlandırmak ve sadece kar amacı güdülmediğini, markanın bireylerle özel olarak ilgilenip, hayatlarının bir parçası olduğunu hissettirmektir. Bu aynı zamanda artık sosyal sorumluluk projelerinin birbirine karıştığı günümzde, farkındalık yaratmak için seçilen en aktif yollardan biridir. Günümüzde başarının yolu da sosyal medyadan geçmektedir.

Herkese iyi haftalar:)

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI