Zira değişen çok fazla bir şey yok, bıraktığımız yerden devam ediyoruz. Geçtiğimiz kışa göre her şey biraz daha rafine; lüks parmağı değmiş- çok sofistike! Renkler daha zengin, kumaşlar ise ihtişamlı. Kadife satenle buluşuyor, mor ve eflatun başrolde… Kaz ayağı ekosenin pabucunu dama atıyor, tüvit ise en gözde… Asi 80’ler ruhu, gösterişli parçalarda barınıyor… Kadınlar daha güçlü- keskin siluetler zirvede… Krizden yakalar silkinmiş-detaylar hemen ele veriyor!
Tüvidin albenisi, kadifenin zaferi!
Dokusuyla her daim lüksü çağrıştıran kadife, belki de en ihtişamlı dönemini bu kış yaşayacak. Çünkü sezonun en gözde kumaşı; beklenmedik yerlerde baş gösteriyor. Şimdi daha modern, deri aksesuarlarla kullanılıyor. İnce bir kemer, deri bileklikler trendi günümüze taşıyan stil kodları. Lüksün adresi Fendi bu kartı doğru oynuyor. Son yılların trend belirleyicisi Ralph Lauren ise kadifeyi satenle seviştiriyor; sonuç göz alıcı, sizce de iyi bir kontrast oluşmamış mı? Koyu ve derinliği olan renk tonları bu kumaşı için ideal! Antik broşlar, taşlı ve işlemeli çantalar zengin görünümü destekliyor ancak bu hususta abartıya kaçmak ve zevkli bir yaklaşık sunmak arasında kıldan ince bir çizgi var, bizden hatırlatması… Tüvit gibi geleneksel kumaşlar seksi ve alışılmışın dışında kesimlerle ultra-modern bir görünüme bürünüyor. Michael Kors doğru adres, Burberry de konuyu es geçmiyor.
Renk Seçkisi
Mor, eflatun, lila… Modadan dekorasyona, senenin ‘it’ renkleri gümbür gümbür geliyor, hazırlanın! Geçtiğimiz kış özellikle saten gece elbiselerde prim yaptığına tanık olduğumuz bu renkler şimdi çok yaygın- en gelenekselcileri bile ağına düşürüyor. Ne var ki Bottega Veneta’nın klasik ‘Creme Caramel’ görüntüsünü bir kenara bırakıp eflatuna odaklandığını; kadifeden yana kullandığı kumaş tercihiyle de bizi şaşırttığını görüyoruz. Blok renk trendine devam, bu sefer canlı renkler mutlaka siyahla veya geçen yılın bomba renk trendi ‘nude’ ile eşleştiriliyor. Çeşitli kahve tonlarının bir arada kullanıldığı ‘ton-sur-ton’ yaklaşımı da var. Yere dökülen sonbahar yaprakları kıvamında hardal, taba, acı kahve, kiremit renkleri kendini ele gelen kalın ve dokulu kumaşlarda gösteriyor. Yeni mevsime geçiş hiç bu kadar asil, şık ve sofistike olmamıştı! Trende uyum sağlamanın en klasik ve kolay yolu: Max Mara’ya uğramak…
‘Baskın’ baskılar
Bu sezon baskılarda göz yanıltmaları öne çıkıyor. Sanki bir kalaydeskopun içine bakar gibi oluyoruz. Özellikle dantel ve yünle eşleştirdiğimiz bu göz hileleri, böylelikle yumuşak ama ayakları yere basan bir dişilik kazanıyor. Bir baktık ki ekosenin yerini, irili ufaklı kaz ayağı ‘pied de poule’ motifleri almış! Geçen kış baştan aşağı ekoseye bürünen D&G koleksiyonundaki gündem Maria Callas baskılı tişörtler ve Rönesans desenleri ve motifleriyle bezeli parçalar. Kapitone, kadife ve püsküller yine bu temanın ekmeğine yağ sürüyor. Leopardan bir türlü vazgeçemiyoruz. Oscar de la Renta irice desenlere sığınırken, Albino ve Hermes’te leopar desenimiz daha silik, varla yok arasında gidip geliyor…
‘Yapılı’ örgüler
Kalın ve iri örgüler bu kış bizi çok sıcak tutacak! Birer ‘statement’ parçası olarak gördüğümüz örgüler ‘layering’ yöntemiyle kat kat kullanılıyor. Ancak sadece bir parça ‘yapılı’, diğerleri sade ve yalın tutuluyor. Pringle of Scotland işin üstadı, Burberry Prorsum’un örgü boyun aksesuarı ise çok tutuldu. En ‘cool’ kombin: Uzun örgü hırka ve mini etek ikilisi. Örgü kıyafetlerinize şimdiden bir göz atın, onlardan bu sezon çok verim alacaksınız. Hatta şimdiden dantelli yazlık atletlerinizi akşam hava serinlediğinde örgü hırkalarla tamamlamaya ne dersiniz?
Andro-seksapel
Vücudu sarmayıp teğet geçen, kıvrımlarınızı ıskalayarak gizemli bir hava yaratan erkeksi kesimler yine gözde, yine popüler. Ama androjen giyimde artık parçanın erkeksi doğasından öte, kesim özelliğiyle vurgulanan bir seksapel konuşuyor. Boyun açıkta, aksesuara müsaade edilmiyor. ‘Boyfriend blazer’ın yerini yine maskülen ama ‘tailored’; biraz daha kavimli ve yapılı blazer ceketler alıyor. Burada ‘statement’ ceketler için bir parantez açalım. Balmain’le benimsediğimiz, yapılı omuzları ve yoğun işçiliği olan özel kesimli ceketler yine favorimiz. Balmain’e bu sefer Dolce & Gabanna, Marius Schwab ve Nicole Fahri eşlik etiş.
Femme Fatale
İp uçları: Dar kesim, tam oturan bel ve geniş, yapılı omuzlar… 1930’ların art-deco akımını takiben ortaya çıkan 1940’ların sofistike Parizyen silueti yine büyülüyor! Bu güçlü kadın; dantel işlemeler, transparan ve kadife parçalarla adeta zirveye oynuyor. Kedi kadın çizmeleriyle de biraz olsun göz korkutuyor. Asi, yer yer şuh ama her zaman zarif. Kumaşlar vücuda yakın çünkü saklayacak hiçbir şey yok! Malum, Lanvin her zaman dişi ve çarpıcı ama Giorgio Armani, Loewe ve Louis Vuitton’da da çok başarılı yorumlar çıktı karşımıza. LV kadını bu sezon ‘tribal’ modundan çıkıp danteller ve kurdelelerle zarif balerin tarzını benimsiyor…
‘Sürrealizm’ bıraktığı yerden…
Şık, vurucu modeller, entrikalı kesimler… Alexander McQueen’in öncülüğünü yaptığı bu alanda volanlı kabarık etekler, kuş tüyü dokuları gibi beklenmedik detaylar ön planda. Drama üst seviyede ve yaratıcılık konuşuyor. Danielle Scutt’un alev misali yakaları ve etek uçları en iyi örneklerden… Nina Ricci abartılı omuzlar, hareketli bel kıvrımları ve ıslak görünümlü saçlarla dişi gladyatör imajı yaratma çabasında sanki- öyleyse de oldukça başarılı. Trendi ele veren detaylar kabarık omuzlar ve kollarda, kocaman fiyonklarda ve absürd olarak nitelendirilebilecek süs detaylarında saklı. Dudak çizgisi taşırılmış ruj ve dramatik göz makyajını özenle seçilmiş teatral dokunuşlar olarak gösterebiliriz. Söylemesi bizden, uygulaması sizden! Tamam makyajı boş veriniz…
Disko şıklık
Geride bıraktığımız yaz ayları 80’lerin geri dönüşünü müjdeliyordu… Plastik takılar, neon renkler ve derinin yerli yersiz kullanımı bu trendin atıştırmalıkları gibiydi sanki. Şimdiyse 80’lerin moda gündemimizde geometrik desenler, renkli deri parçalar ve tek omuzlu elbiselerle daha ‘glam’ ve daha şık bir şekilde yer aldığını görüyoruz. Emanuel Ungaro, deri ceketiyle Haziran’da yitirdiğimiz Michael Jackson’a ithafta bulunmuş gibi, Gucci de trendi hakkıyla temsil ediyor. Tek omuzlu elbise kombininde 80’lerin en belirgin izini ışıltılı taytlarda görüyoruz… Gerçekten bravo!
Kırlarda lüks esinti
Piknik havası dağılıyor, pöti kare etekler toplanıyor. Çünkü folklorik tema, sonbaharın beklenmedik serin esintisiyle yerini daha lüks bir yaklaşıma bırakmaya hazırlanıyor. Daha şık ve havalı olan, lüks kumaşların anlam kattığı bir kırsal deneyimin heyecanını yaşıyoruz. Şehirli kadının kırlara indiği ve kahverengi, gri gibi asil renklerin klasik kesimlerle buluştuğu bir zeminde boy gösterisi yaptığı bir trendin eşiğindeyiz. Yol haritamızı Tommy Hilfiger çiziyor, Max Mara ona eşlik ediyor. Hiç eskimeyecek, zamansız bir trend arayışındaysanız bu maddenin yanına işaret koyun- lüks bir paltoya yatırım yapabilirsiniz…
Ayna etkisi
Altın, bronz, kiremit renginin göz kamaştıran ışıltısı ve pas parlak yüzeyler sizi gecenin yıldızı yapacak.Tanrıça edası taşıyan orta çağa özgü işlemeler ve desenler özellikle çıplak ten üzerinde vurucu bir etkiye sahip. Kiremidin tonları, bordo, patlıcan rengi koyu renk ışıltılar abiye giyimde en iddialı tercihler. En iyi temsilciler olarak Giambattista Valli ve Proenza Schouler’i gösteriyoruz. Kesimler ise bu gösterişe paralel olarak olabildiğine sade. Öyleyse…
…söz kesimde!
Pantolon belleri yükseliyor, paçalar kısalıyor… Yani Audrey Hepburn ilhamlı kısa boru paça pantolon-babet modeline geri dönebiliriz… Hiç vazgeçmemiştik ki! Harem kesimi yine kendinden söz ettiriyor (Bkz. Ralph Lauren). Beli incecik kemerle sıkılmış paltoların ve ceketlerin kesim açısından çok yönlülük gösterdiğini söyleyebiliriz. Moğol usülü kabarık ve tüylü pespaye montlar bir numara! Kruvaze veya tamamen düğmesiz ve geniş yakalı, veya sıfır yaka düz kesimler gözdeliğini koruyor. (Geçen yaz Ralph Lauren’de çok görmüştük, şimdi Chloé’ye bir bakın; Chanel tipi ceketler bizi çok şaşırttı!). Kalem etekli kadın sezonun en güçlü simgesi… Mutlaka bir tane almalı!
Trend belirleyici markalar
Her sezon olur hani; neler moda, hangi trendler popüler olacak diye ilk o podyumlara bakarız. Çünkü yol gösterirler, çok tutulacak trendlerin habercisidirler. Bu sezon Alexander McQueen başı çekiyor. Çünkü kaz ayağına, tüvide, sürrealizmin deyim yerindeyse baştan çıkartıcı görselliğine yer veriyor. Peşi sıra Balenciaga geliyor; gerek baskıları, gerek kumaş zenginliği ve kesimleriyle parmak ısırtıyor. Dolce & Gabanna’ın gerçek dışı bir yaklaşımı var- eldivenler ve fiyonklar ‘baş tacı’ edilmiş çünkü. Ayrıca defile açılışını Scarlett Johansson, Elsa Pataky, Claudia Schiffer, Eva Mendes ve Eva Herzigova gibileriyle yapmış olması bu niyeti ortaya koyuyor. D&G’de ise iş başka- Rönesans dönemindeyiz. D&G nedense Dolce & Gabanna’ya göre bu sezon daha ciddi, asil bir duruşu var. Galiba roller değişti… Gucci’de bas bas 80’ler çalıyor, Ralph Lauren son yıllarda olduğu gibi ipleri yine ele aldı. Yüksek yakalı, fırfırlı romantik gömleklerden tutun, ‘clean-cut’ temiz ve yalın hatlı parçalara, patchwork montlardan tüvit ceketlerle eşleştirilen ışıltılı yeleklere kadar aslında yine kendi bildiğini okuyor… Ama sezonun nabzını yoklayarak!
Yalın moda
Yalın, sade giyimin temsilcileri bu sezon ne yapmış? Calvin Klein matemde; simsiyah uzun montlara, karmaşık detaylara ve dokulara yer vermiş. Neredeyse gotik! Yakalar düşük, kesimler raydan çıkmışa benziyor. Gümüş rengi, lame ve metalik finişler markaya özgü olmayan bir çizgide. Lanvin’in tek omuzlu KSE’lerini hatırlatan siyah elbiseler en giyilebilir parçalar arsında… Gerçekten şaşırtıcı! Jil Sander teknik anlamda her zaman olduğu gibi kusursuz ve renk olarak gri-bej-siyah… Arada bir elektrik mavi, canlı turuncu. Yakalarda ise bir damla sarı veya nar çiçeği, imzası gibi.
Aksesuarda ne var, ne yok…
Aslında her şey var! Her bir temayla paralel seyreden, her trendi tamamlayarak ve destekleyerek öne çıkan ‘joker’ aksesuarlarla tanışıyoruz bu sezon. Yeni ‘skinny’; ince deri kemerler demode kesimli paltoların kurtarıcısı olmaya adaylığını koyuyor. Uzun deri eldivenler ve Chanel 2:55 tipi zincirli çantalar Parizyen çizgiyi belirgin kılan ayrıntılar arasında. Yeni ‘oversize’ uzun zincirler ve kurdeleli, suni elmaslı inciler sade parçalara hareket kazandırmak için yaratılmış gibi. ‘Statement’ takılar kategorisinde şimdi Art-deco trendi var. Chanel’in yüzükleri ve kemerleri bu konuda çok iddialı! Parlak ve uzun çizmelerle blok renklerin, süet botlarla ise parlak yüzeylerin uyumuna tanık oluyoruz. İncecik iğne topuklu bootie’ler, güçlü kadının adımlarını daha anlamlı kılıyor. Kürk etoller lüks bir vurguya ihtiyacı olanlar için, tabii sahte olanları öneriyoruz. ‘Architectural’ topuklu stiletto’lara tam gaz devam. Böylesine ses getiren ve tasarımcılara sınırsız keşif alanı tanıyan bir trendin hemencecik ortadan kaybolmasını beklemiyorduk zaten! Adres yine aynı: Chanel, Gianfranco Ferre ve Christian Dior. Zac Posen’in bilekten bağlanan kurdeleli saten ayakkabılarının, yoğun ve ayrıntılı el işçiliği, dantel ve nakışlarıyla ihtişamını yansıtan koleksiyonunda en duru ve saf parçalar olduğunu belirtmeliyiz.Ve sezonun en bomba aksesuarını açıklıyoruz: İçinde ruju, no: 5 Eau Premiere parfümü, allığı, özel ipod’u, gözlükleri ve şeker pembesi mini çantası olan büyük plastik Chanel çanta! Sadece şov amaçlı olduğunu umuyor, daha doğrusu öyle olması için dua ediyoruz… Çünkü her ne kadar dalga geçer gibi ‘kitsch’ ve görgüsüz bir görünümü olsa da bu fetiş objesinden is-ti-yo-ruz!
GÜNLÜK TAROT FALINIZ
