“Nasıl ki kötü bir öğün vücudunuzu dönüştürmezse, tek bir iyi öğün de sonucu eşitlemeyecektir; vücut kendini bir alışkanlık doğrultusunda geliştirir,” diyor dünyaca ünlü eğitmen Jonathan Ross.
Eğer siz de uzun vadede hangi alışkanlıkların nasıl sonuçlanacağını merak ediyorsanız Ross’a kulak verin.
Her Zaman
Her öğünde sebze ve protein alın: Tabii burada kızartılmış, üzeri peynirle kaplanmış veya konservelenmiş sebzelerden bahsetmiyoruz. Taze sebzeler vitamin ve antioksidan açısından zengin oldukları gibi su ve lif de içerirler. Protein yönünden zengin besinlerse kaslarınızı güçlendirerek yağ yakımınızı hızlandırır.
Sağlıklı yağlar tüketin: Düşük yağ oranlı diyetleri ve trans yağ içeren besinleri bir kenara bırakın; avokado, zeytin yağı ve fındık gibi seçeneklere yönelin.
Planlayın, hazırlayın, paketleyin: Sağlıklı beslenmenin en iyi yolu kontrolü elinize almaktır. Mümkün olduğunca yemeklerinizi evde hazırlayın ve yanınızda taşıyın. Bir başka öneri; çantanızda, arabanızda, spor çantanızda mutlaka su ve sağlıklı atıştırmalıklar bulundurun.
Kendinize karşı nazik olun: Arada yaptığınız ufak kaçamaklar yüzünden suçluluk duymayın; bu sayıyı minimumda tuttuğunuz sürece kendinizi kötü hissetmeyin.
Hiçbir Zaman
Kalori içmeyin: Aromalı soda veya meyve suyu gibi şeker içeren ve doğal olmayan içeceklerden uzak durun. Lif, protein ve sağlıklı yağ içeren sağlıklı smoothie’ler hazırlayın.
Öğün atlamayın: Eğer vücudunuzu şarj etmek istiyorsanız, beslenmeniz şart. Günde 6-8 öğün beslenerek metabolizmanızı her daim hareketli tutun.
Kızartılmış yiyecekler yemeyin: Ucuz ve kolay ulaşılabilir bir kaçamak olan kızartmalar vücudunuzu tahrip eder; uzak durun.
Geceleri şekerli veya tahıllı besinler yemeyin: Yulaf gibi besinleri yemeyi kahvaltıya saklayın. Akşama doğru öğünlerinizin ağırlığını düşürün ve yatmaya yakın zaman diliminde mümkün olduğunca az kalori almaya çalışın.