Deniz Tüzel, sokakta beslediği ve `Ot` ismini verdiği 10 yaşındaki dişi kedisini halsiz bir halde Anatolia Hayvan Hastanesi’ne götürmüştü. Kedinin son zamanlarda azalan iştahı, 1 haftadır kesilmişti. Verilen değişik mama ve yemek çeşitlerini yemiyor, günden güne zayıflıyordu. Vücut ağırlığı 2.5 kg a kadar düşmüştü.Karın boşluğunda, göğüs kafesine yakın bölgede bir şişkinlik dikkati çekiyordu.
Ot’u muayene eden veteriner hekim, batında kitlesel bir oluşum saptamıştı. Alınan röntgen ve ultrason görüntülerinde, karaciğerden köken alan büyük bir tümöre rastlanılmıştı. Uzun zamandır iştahtan kesilen kedinin genel durumu operasyonu atlatacak yeterlilikte değildi. Nitekim kan tahlili sonuçları da tümörün yarattığı olumsuz değişimleri yansıtıyordu. Bu nedenle ameliyat öncesinde Ot’a serum, vitamin ve kan yapıcı ilaçlarla destek tedavisi uygulandı. Laboratuvar değerleri operasyonu tolere edebilecek düzeye geldiğinde Doç. Dr. Cem Perk ve veteriner hekim Kübra Sezer tarafından ameliyata alındı. Riskli vakalarda uygulanan inhalasyon anestezisi yapıldı sarman kediciğe.
Karın boşluğu açıldığında batının tamamına yayılan, yırtılmaya eğilimli devasa boyutta tümöral kitleye rastlanıldı. Tümörün karaciğerin iki lobuyla birlikte dalağın tamamını içine aldığı görüldü. Tümörlü karaciğer lopları dalakla birlikte yırtılmadan uzaklaştırıldı. Alınan kanserli dokunun 14×10 cm ebatlarında, 360 gram ağırlığında büyük bir tümör olduğu saptandı. Patolojik inceleme sonucunda tümörün iyi differansiye hepatosellüler karsinoma olduğu belirlendi. Kötü huylu bir kanser olmasına karşın, zamanında operasyonla alındığından Ot, kısa süre içerisinde hızla düzeldi. Ameliyattan 1.5 ay sonra kontrole getirildiğinde vücut ağırlığının 3.6 kg a ulaştığı saptandı. O şimdi yaşam kalitesi artmış olarak hayatını sorunsuz sürdürüyor.