Eğer çocuğunuzun okuma aralığını Facebook durum bildirimleri, Instagram mesajları ve 140 karakterli ‘tweet’lerle sınırlı tutuyorsanız -açık konuşalım- çok da iyi yapmıyorsunuz. Zira çocuğunuzun kitap okuma alışkanlığı edinmesi ve kendini sayfalar arasında kaybetmesi ona gelecekte hikayelerden çok daha fazlasını verecek. Neler, diye soracak olursanız…
Bir çocuk olarak kelime dağarcığını geliştirir ve dille olan ilişkisini güçlendirir. Arkadaşları üç kelimelik cümleler kurarken kendisini paragraflar halinde ifade edebilir.
Bir fil hafızasına sahip olur. Hikayelerde geçen karakterleri, mekanları ve olayları hafızasında tutma motivasyonu hafızasının güçlenmesini sağlar.
Herhangi bir sesin veya dikkat dağıtıcı etkenin onu rahatsız etmemesinin yolunu bulur. Bir hikayeye odaklanmak onu diğer çocukların oyuncaklarının sesinden veya yüksek televizyon gürültüsünden uzaklaşma fikrine yaklaştırır.
Hayal gücü genişler. Birçok yetişkin hayal güçlerinin çocukluklarındaki gibi olmadığından şikayet ederken sizin çocuğunuz yetişkin olduğunda dahi yaratıcılığın ne denli sınırsız olduğunu bilir.
Ne kadar stresli olursa olsun okumak onu rahatlatır ve ilgisini yeniden toplayabilir. Rahatlamak istediği zamanlarda birkaç sayfa karıştırarak hem kendisi için zaman ayırır, hem de kendini çok daha iyi hisseder.
Yazı yazmakla arası iyidir. Ne de olsa okumak, yazma pratiğinin temelini oluşturur. Farklı stillerle tanışarak kendisine en yakın olanla ilişki kurar ve yazı becerisini bunun üzerinden geliştirebilir.
Her kitabın her sayfasından yeni bir şey öğrenir. Bu tarihi bir olay da olabilir, kariyerini şekillendirecek bir ilham noktası da.
Kitap taşıma fikrini sever. Gittiği yer neresi olursa olsun yanında mutlaka bir kitap taşır ve modern zamanların ürkütücü karmaşasında kendini saklayacak korunaklı bir liman bulur.
GÜNLÜK TAROT FALINIZ
