Op. Dr. Emre İlhan konu ile ilgili yaptığı açıklamada: “Özellikle ülkemiz insanının burun yapısının kemikli olması ve insanların bir çoğunda allerjik hastalıkların sık olması nedeniyle burun tıkanıklığı şikayeti en sık rastladığımız şikayetlerden birisidir. Burun tıkanıklığı olan hastalarda eğer uçak korkusu da varsa, kişi sağlıklı nefes alıp veremediği için içinde bulunduğu kaygı ve tedirginlik hali durumun daha da ağırlaşmasına neden olabilir.
Uçak içerisindeki hava kalitesi dışarıdaki hava kadar iyi olmayabilir. Uçak yolculuğu, özellikle de uzun mesafeli yolculuk, yolcuları sağlık durumlarını olumsuz bir şekilde etkileyebilecek birçok faktöre maruz bırakmaktadır. Kabin içerisinde bulunan oksijenin miktarı havadakinden az olabilir. Bu durum sağlıklı kişilerde sorun yaratmazken, burun tıkanıklığı şikayeti olan hastalarda üst solunum yolu rahatsızlıkları, akciğer ve kalp rahatsızlıkları olan hastalarda durumu daha da ağırlaştırabilir. Düzenli nefes alamayan hastalarda panik atak ve depresyon belirtileri görülebilir. Bu nedenle uzun süren burun tıkanıklığı şikayeti olan hastaların burun tıkanıklıklarının tedavisi için bir KBB uzmanına başvurmalarını öneriyoruz. ” dedi.
Sakız çiğneyerek kulak sağlığınızı koruyun
Dr. İlhan, uçaktaki hava basıncının uçak yükselirken veya alçalırken değişmesi sonucunda kalıcı işitme kayıplarının olabileceğini de belirterek, şu bilgileri verdi:
“İnsan kulağı, 16-16000Hz arası frekansları işitir . Kulağın sağlıklı duyabilmesi için, kulak zarının dış kulak yoluna bakan tarafındaki yani dış kulak yolundaki basınç ile kulak zarının arkasında kalan orta kulak boşluğunun basıncı aynı olmalıdır. Akut nezle, alerjik nezle, sinüzit gibi hastalıklar östaki borusunun açılma fonksiyonu bozarak uçuş esnasında orta kulak basıncının dengelenmesini engeller. Uçağın kalkış ve inişi esnasında bilindiği gibi dış ortam basıncı hızla değişir. Günümüz uçaklarında kabin basıncı otomatik olarak ayarlanmakla beraber bu ayarlanma öncesinde ve esnasında artan veya eksilen dış kulak yolu basıncı yukarıda sayılan hastalıklar esnasında yeterli derecede dengelenemez ve orta kulakta ciddi sorunlar oluşabilir. Böyle bir durumda sık sık yutkunma, bir şeyler yeme, sakız çiğneme östaki borusunun açılması ve orta kulak basıncının dengelenmesini kolaylaştırır.
İnsan kafasında sinüs adı verilen hava dolu boşluklar yer almaktadır. Mevcut yedi adet sinüs sürekli olarak burun boşluğundaki hava ile havalanmaktadır. Akut nezle ve alerjik nezle esnasında bu sinüslerin burun ile bağlantılarının burun mukozasındaki ödemi nedeniyle kapanması sinüslerde de basınç dengelenmesine engel olarak baro sinüzit denilen ve şiddetli yüz ağrısına yol açan bir tabloya neden olur. Uçuş esnasında iniş ve kalkışta dış kulak yolu basıncının hızlı artış veya azalışı sonucu kulak zarının ve buna bağlı olarak kemikçik zincirin aşırı derecede hareketine bağlı olarak nadiren de olsa orta veya iç kulak hasarını görülebilir. İç kulakta yüksek basınçtan etkilenen “Reissner membranı” yırtılabilir. Bu durumda oluşacak tablo daha farklı olup, şiddetli bir kulak uğultusu ve işitme kaybı ile kendini belli eder. Bu tabloda genellikle ağrı olmaz ve nadiren birlikte baş dönmesi de görülebilir. Bu durumla karşılaşan bir yolcu uçuş sonunda acilen bir KBB uzmanına müracaat etmelidir. Aksi takdirde olay kalıcı işitme kaybı ile sonlanabilir. Bu tip ağrılar uçuş bittikten bir süre sonra sinüslerdeki basıncın dengelenmesiyle ortadan kalkar. Uçuş sırasında yüzünüzde basınç hissedersiniz, burun açıcı bir bir ilaç almanız ve burun damlası ile sık sık burnunuzu nemlendirmeniz fayda sağlayabilir. ”
Daha rahat bir uçuş için bol su tüketin
Dr. İlhan, alkolün beyindeki etkisinin oksijensizlikle daha da arttığını ve çok fazla kahve veya alkol tüketiminin düzensiz kalp ritmine veya çarpıntı gelişmesine neden olabileceğini söyledi ve ekledi: “Normal kabin basıncında hava genleşir. Vücudumuzdaki hava boşlukları sinüsler, orta kulak ve diş çürükleri genleşen havaya ağrı ile yanıt verirler. Uçuş esnasında bu nedenlerden dolayı ciddi ağrılar oluşabilir. Bu rahatsızlıklar gazlı içeceklerin fazla tüketilmesi ile birlikte daha da artabilir. Bu yüzden bu tür rahatsızlıkları olanlar mutlaka uçuş öncesi doktor kontrolünden geçmeli ve uçuş esnasında hareket yapmalı ve bol su tüketmelidirler.