Kübra: Game of Thrones, Stranger Things, Big Little Lies gibi hepimizin onayından geçmiş ve ikonik hale gelmiş dizilerden ziyade bilinme oranının daha az olduğunu fark ettiğim dizilere değinmek istiyorum ben. Belki buradan yola çıkarak yeni diziler keşfetmek isteyenlere öneri olmuş olurlar.
This is Us (2016)
This is Us listemin en popüler dizisi sanırım. Şu sıralar 4. sezonuyla yayın hayatına devam ediyor. Üçüncü sezonda ivmesini biraz düşük bulsam da, 2016'da yayınlandığı ilk günde diziye aşık olduğumu hatırlıyorum. Sevgiyi, aile kavramını, arkadaşlığı, kardeşliği, aşkı en gerçekçi duygularla en naif biçimde anlatan dizi bu sanırım. İlk sezonu izlerken, hemen her hafta Instagram hesabımda diziyi öneriyordum. Bir sürü insan bu diziyle tanışmalı diye bir görev edinmiştim! 🙂
Anne with an E (2017)
Kübra: Bir başka naif diziyle listemize devam edelim. Hayallerle gerçekler arasında yaşayan yetim bir kızın öyküsü ancak bu denli neşeli bir şekilde aktarılabilirdi! Dram dizisi olarak geçse de, beni müzikleri, kostümleri ve sahneleriyle adeta zamanda yolculuğa çıkaran bu dizi ağır dram öğeleri içermiyor.
After Life (2019)
Kübra: İkinci sezonunun gelmesini merakla beklediğim dizi henüz bir sezon yayınlanmış olsa da son on yılın en'leri içerisinde sayabileceğim kadar etkiledi beni. Diyaloglar, alt metinler ve Ricky Gervais'in muhteşemliği, sarkastik tavırları beni benden alıyor. Sanırım izlerken beni empati kurmaya iten dizileri seviyorum.
Westworld (2016)
Kübra: Sektörde çığır açan dizilerden birisi. Bilinirliği var, hakkını yemeyelim ama ülkemizde daha çok izleyiciye ulaşabilir. Zaman zaman beynimi çok yaksa da gerçekten konusu ve işleyişi oldukça etkileyici. Bu nedenle listede yer almaması imkansızdı.
Müşra: Kısmetse ben de önümüzdeki 10 yılda bu diziye balşayacağım.
Mozart in the Jungle (2014)
Kübra: Dostlarım, bu diziyi izleyin. Son sezonuna bayılmayacaksınız, ama bu kalan sezonlara tapmamak için bir neden değil. Müziğe sanatsal açıdan doyacağınız harikulade bir dizi. Özellikle de üçüncü sezon. Monica Bellucci'nin kadroya katılması, İtalya sahneleri. Çok heyecanlıyım şuan, sanırım bu sezonu tekrar izleyeceğim!
Kübra: Komedi açısından iki şahane önerim olacak:
One Day at a Time (2017)
Dizi üçüncü sezonun ardından iptal edildi. Ama benim için aşırı eğlenceli yapımların başında geliyor. Komedi öğelerinin yanında, göçmen bir aile olarak politik isyanları da ince ince işleyen, homofobi, ataerkil düzen gibi aslında günümüzün pek çok sorununa değinen, güldürürken azıcık da düşündüren şahane bir diziydi. Bitmesi beni epey üzdü.
The Mick (2017)
Kübra: Sadece iki sezon sürse de komedi olarak beni son yıllarda en fazla güldüren diziydi. Her yaştan bir dolu sersemin bir araya gelmesi ve başlarına gelen saçmalıklar keyifliydi. Çerezlik dizi ararsanız mutlaka bakın derim.
The Big C (2010)
Kübra: Zamanda biraz geriye gidiyoruz ve benim için en etkileyici dizilerden birine değiniyoruz. Bayıldığım Laura Linney'nin başrolde olduğu dizide kanser hastası bir kadının ve ailesinin, dostlarının süreci ne şekilde geçirdiğini izlemiştik. Oyunculukların, karakterlerin muazzam bir şekilde eşleştiği yapım yer yer güldürüp yer yer hayatı sorgulatıyordu.
Touch (2012)
Kübra: Belki çok saçma ama bu dizinin beni yer yer ağlatığını hatırlıyorum. Drama bağlı bir konusu olmasa da çok etkilenmiştim. Dizi, gelecekte olacak olayları sayıların dehasında önceden sezen özel, otizmli bir çocuğun babasıyla olan ilişkisini de kuvvetli bir şekilde işliyordu.
Da Vinci's Demons (2013)
Kübra: Leonardo Da Vinci'ye olan dev sevgimden ötürü bu diziye de listede yer vermek istedim. Tom Riley'nin ünlü ressama kusursuz bir şekilde hayat vermesiyle, belki şimdi günümüzde baktığımızda ilgimizi çekmeyecek olsa da o zamanın başarılı sayılabilecek görsel efektleriyle dizi benim için favorilerdendi.
American Horror Story (2011)
Müşra: 2010’ların gerçek yıldızı bana göre kesinlikle AHS! Zamanında Tumblr yıldızına dönüşen Tate Langdon (Evan Peters) karakteriyle başlayan ‘hype’, Coven sezonu, Jessica Lange’in oyunculuğu, Lady Gaga’lı Hotel sezonuyla devam etti. Referansları, görselliği, müzikleri ve daha listeleyebileceğim pek çok özelliği ile gerçek bir klasik. Bugün Ryan Murphy için kendi Marvel Sinematik Evreni’ni kurdu diyebiliriz.
House of Cards (2013)
Müşra: Tek kelime: Kusursuz! Ayrıca internet dizilerinden küresel bir hite dönüşen ilk örnek. Kevin Spacey ve Robin Wright’ın oyunculukları için defalarca izlenebilir!
The Walking Dead (2010)
Müşra: İlk izlediğim gün –tabii yaşımın da etkisiyle- hayatımda çığır açan bu dizi; günümüzde artık etkisini kaybetmiş ve Arka Sokaklar tadı veriyor olabilir ama dizi dünyasının çehresini değiştirdiği de bir gerçek.
Sherlock (2010)
M: Sherlock’u günümüze uyarlayan bu yapım, kısa sürede ikonik olmakla kalmadı; Benedict Cumberbatch ve Martin Freeman gibi iki star oyuncu da yarattı. Biz ise hala Sherlock 4. Sezonu bekliyoruz!
Black Mirror (2011)
M: Son 10 yılın sosyolojik yapısını bu kadar iyi anlatan başka bir dizi düşünemiyorum!
The End of Fucking World (2017)
M: Son 10 yılın en “şahsına münhasır” işlerinden biri. Görselliği, soundtrack albümü, akışı ve oyunculuklarıyla şiir gibi bir dizi. Dizinin global bir hite dönüşmesi herkes için bir sürpriz olmuştu.
Big Little Lies (2017)
M: 2010’ların en büyük sürprizlerinden biri. Yüksek bütçeli dizilerin yarıştığı son 10 yılda sakin yapısıyla kalplere taht kurdu.
Fargo (2014)
M: Kim derdi ki ikonik bir filmin dizi uyarlaması bu denli başarılı olacak? Fargo bunu başardı, özellikle de Ewan McGregor’un 2 ayrı karakteri canlandırdığı ve ödüle doyamadığı sezonuyla!
How to Get Away with Murder (2014)
M: Oscar Ödüllü Viola Davis’in tek kelimeyle “döktürdüğü” bu dizi, son 10 yılın bana göre en ateşli dizilerinden. Kalabalık kadrosu, iç içe geçen hikayeleri ve izlerken insanı deli eden olay örgüsüyle beyin kardiyosu yaptırıyor. İlk sezon finali de son 10 yılın rekor reytinglerinden birine sahiptir, belirtelim.
Fleabag (2016)
M: Ekranda gerçekten “zeki ve komik” karakterler görmeyi özlemişiz! Phoebe Waller-Bridge, yarattığı bu 2 sezonluk harikalıkla zihinlerimize kazındı.
GÜNLÜK TAROT FALINIZ
