Rahim ağzı kanseri, Sağlık Bakanlığı tarafından son zamanlarda televizyon gibi kitle iletişim araçlarıyla da ön plana çıkarılan üzerine dikkat çekilen bir konu. Bu sebeple canı yanan birçok bayanın ilgisini çekmek ve son zamanların önemli konu başlıklarını sizlerle paylaşmak istedik. Nedeni mikroba bağlı olduğu bilinen tek kanser türü olan rahim ağzı kanseri, yarına bırakılacak birşey değil.
İşte rahim ağzı ve meme kanserinden korunmanın yolları
Yıllık smear takibi ile önlem alabilir, sağlık durumunuzu ve rahim bölgesinde bir rahatsızlık varsa bunu gün ışığına çıkarabilirsiniz. İlk cinsel aktiviteden bir iki yıl sonra başlanabilecek kadın sağlığını koruma programı olan smear testi, her kadının yapması gereken sağlığına borçlu olduğu bir görevdir. Ben sadece eşimle beraber oluyorum diyen kadın bile bunu yaptırmak zorundadır. Gebe kalmadan önce bunların bilinmesi ise anne bilincidir. Aşılanarak yıllar kazanılabilinir.
Meme kanseri ise kadında kansere bağlı ölümlerin birincisidir. Gebe kalmadan meme muayenesi emzirme dönemine girecek anne adayına yıllar kazandırabileceği gibi meme ucu incelendiği için emzirmedeki en sıkıntılı meme ucu bulunmaması durumuna yardım imkanı da sağlayabilir.
Kanser hakkında merak ettikleriniz Operatör Doktor Berrin Karakuy’a sorduk…
Muayenenin Faydaları; Anne ve baba adayı sorgulanır. Anne adayının özgeçmişinde geçirdiği hastalıklar, var olan hastalık ve kullanmak zorunda olduğu ilaçlar, geçirdiği ameliyatlar, alerji durumu, adet düzeni, genital enfeksiyon ve yapısal anormallik varlığı, otoimmun hastalıklar v.b. gibi durumlar hakkında bilgi alınır.
Anne ve Baba” adayının kan grubu haricinde soygeçmişleri de önemlidir. Buna göre anne ve babanın etnik, ırk özelliklerine göre taşıyıcılık taraması yapılmasını gerektirebilir. Taşıyıcılığın hamilelik öncesi belirlenmesi kadınlara ve eşlerine, otozomal resessif denilen genetik hastalıklar hakkında bilgi verir. Buna göre çiftin hamileliğe karar vermesine ve hamilelik oluştuğunda gerekli testlerin yapılmasına olanak sağlar. Bu hastalıklara örnek olarak; Tay Sachs ; Avrupalı, Yahudi, Fransız ve Kanadalı ailelerde görülmekte, Beta – thalasemi; Akdeniz ,Güneydoğu Asya, Hindistan Pakistan ve Afrika asıllı ailelerde görülmekte Alfa – thalasemi; Güneydoğu, Asya ve Afrika kökenli ailelerde görülmekte, Orak hücreli anemi; Afrika, Akdeniz, Ortadoğu, Karaip, Latin Amerikalı ailelerde etkili görülür.
Aile hikayesinde kromozom anomalileri hakkında da ( Down sendromu,nöral tüp defekti v.b) bilgi alınır. Kısaca riskli bir durum ihtimali olanlarda, genetik danışmanlık alması için yönlendirilir. Hamile kalmadan önce risklerini bilen çiftler gerekirse koryon villus örneklemesi ve amniosentez gibi gebelikte yapılan tanı testlerine kendilerini hazırlayabilirler.Ya da daha önemli olanı genetik hastalığı olmayan seçilmiş embriyolarla tüp bebek tedavisi gerekebilir.
Anne Adayının Muayenesinde;Tansiyon, kilo ölçümü sonrası genel muayene ve memelere bakılır.Jinekolojik muayene ve ultrason ile kadın organları incelenir. Muayene sırasında vaginal akıntı gözlenirse enfeksiyona yönelik kültür ve özel testler istenebilir. Pap smear muayene sırasında çok basit alınabilen, ağrısız ancak son derece önemli mutlak bir testtir. Bir yıl içinde yapılmadıysa alınmalıdır.
Ciddi medikal problemleri olan kadınların hamilelik öncesi bakımları sadece bebeğe ait potansiyel riskleri değil anneye getireceği riskleri de içerir.Bazen en uygun bir bakım dahiliye, endokrinolog, mikrobiyolog, genetik doktoru gibi hastalığa göre diğer uzmanlarla ortak çalışmayı gerektirebilir. Bunun tespitini uzmanınız yapar ve yönlendirir.Örneğin hamileliğe bağlı olmayan ancak hamilelikle beraber hipertansiyonun varlığında % 50’ ye varan anne ölüm riski, % 40’a varan bebek ölüm riski söz konusudur.İnsüline bağlı şeker hastalığı bulunan hamilelerin bebeklerinde kısmen artmış doğumsal anomali oranı görülür. Hamilelik öncesi ve sırasında yapılan sıkı kan şekeri kontrolü sayesinde bu oran önemli ölçüde azaltılabilinmektedir.Yine alloimmun veya otoimmun bir hastalık sonucunda tekrarlayan hamilelik kayıpları olur. Bu kadınlar gebelik öncesi tedavi aldıklarında gebeliklerini daha büyük bir olasılıkla doğuma kadar devam ettirebilirler.
Laboratuvar; Önerilen testlerin gereği ve önemi izah edilmelidir. Kan gurubu ile kan uyuşmazlığı tespit edilir. Tam kan sayımı ile anemi ( kansızlık) tespit edilir. Aneminin erken teşhisi için anemi tipini belirlemede özel testlere ihtiyaç duyulur. Örneğin; anemi demir eksikliğine bağlı anemi mi? Yoksa thalasemi gibi başka bir anemi mi? Bu hemoglobin elektroforezi ile anlaşılır. Serolojik testler , tam idrar, tam biyokimya ve hormonal testlere de bakılabilir.
Enfeksiyon Taraması Yaptırın
Enfeksiyon hastalıklarının taranması son derce önemlidir. Örneğin; Hepatit B taşıyıcı annenin bebekleri doğum sonrası uygun şekilde aşılanmazsa bu bebeklerin kronik hepatit B taşıyıcı olma ihtimali yüksektir ve bu bebeklerin % 25 i karaciğer hastalığı nedeniyle kaybedilebilinir. Bu nedenle Hepatit B, Rubella (kızamıkçık), Varisella (suçiçeği) aşılarının hamilelik öncesinde testlerine bakılarak yapılmasında da fayda vardır.Yine hamilelik öncesi Gonokok , Sifilis, HIV ( AIDS), Hepatit C , Toxoplazmozis, CMV taramaları da yapılabilir. Risk taşıyan hastalarda Tüberküloz yönünden de incelenmelidir.Kısaca bazen enfeksiyona bağlı tedavi ya da korunmak için aşı gerekebilir.
Sağlıklı Beslenmeye Dikkat
Hamilelik sırasında beslenmenin hem sizin hem de bebek için önemli olduğunu biliyorsunuz.Ancak pek çoğumuz hamilelik öncesi yediğimiz yiyecekler konusunda çok dikkatli değilizdir. Anne olma fikriyle beraber öncelikle sağlıklı beslenme konusunda yaptığınız yanlışları düşünün. Tatlıya fazla mı düşkünsünüz, yağlı yiyeceklerden vazgeçemiyor musunuz? Börek kokusuna dayanamayanlardan mısınız? Bu soruların yanıtları hayır değil ise kendimizi hamilelik sürecine hazırlamak için doğru bir başlangıç yapmanız gerekir. Ama kendinize işkence etmenize gerek yok. Önemli olan dengeli bir şekilde 4 temel besin grubuna yönelik yemekler tüketmeniz. Protein , karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral içeren temel besin gruplarından uygun oranlarda tüketmeniz hamilelik öncesi sağlığınızın da sigortalarından biri olacaktır.Süt içemiyorum, peynir yersem olur mu diye düşünüyorsanız, bu konuda farklı seçenekleriniz olduğunu bilin ve uzmanınızdan yardım isteyin.Tabiki gebeliğin en önemli beslenme kısmı “su”. Direkt su içmeye alışmalısınız… Bebeğinize süt verebilmek tatlı, börek, helva ile değil SU ile artar.
Folik Asit Alın
Beslenme deyince sık duyduğumuz isimlerden biridir; folik asit. Gerçekten de folik asitin günümüzde yapılan pek çok araştırma sonunda hamilelik döneminde bebek sağlığı üzerinde son derece önemli bir katkısı olduğu biliniyor. Folik asitin eksikliği bebekte önemli sinir sistemi anormalliği çıkmasına neden oluyor. Özellikle hücre bölünmesinde ve hücrenin genetik yapısının oluşmasında oynadığı rol büyüktür. Hamileliğin erken dönemlerinde, bebeğin santral sinir sisteminin gelişimi için de gerekiyor. Ayrıca annede kansızlık gibi belirtilerin ortaya çıkmasında da etkili oluyor.
Olumlu katkıları olan folik asiti sağlayan besinler arasında bildiğiniz besinler; en zengin folik asit kaynağı karaciğer, fındık fıstık gibi tohumlu yiyecekler, baklagiller, sebze ve meyveler.Hamileliğiniz başladıktan sonra bir çok uzman folik asit takviyesi yapmaktadır. Ancak çok daha etkilisi anne adaylarının bir ay önceden günde 400 mcg folik asit başlamasıdır. Bu nedenle tedavi gebeliklerinde tedavi ile beraber folik asit başlanmaktadır.
Vücut Ağırlığınız
Kilolar pek çok kadının ortak sorunu. Kimin değil ki? Hatta bize yakışan kiloya bile itiraz hakkı kullanırız mesela ben hala doğum sonrası veremediğim kilolarımdan şikayetçiyimdir ancak genel görüntü ahlanıp vahlanacak durumda değildir. En azından dostlarım böyle söylüyorJ. Genellikle fazla kilolardan şikayetçiyizdir. Ama kilo alamamaktan şikayetçi olanlar da var. Hamilelik döneminde her iki durumda dikkatli olmaktayız.BMI (body mass index)’ e göre fazla kilolarınız varsa, şimdiden zayıflamak için ilk adımları atın. Çünkü hamilelik sürecinde alacağınız kiloları da düşünerek, doğum sonrası kilolarla büyük sorun yaşamamak için çalışmalara başlamanızda yarar var.
Sigarayı Bırakın
Pek çok tiryakinin ‘sigarayı bırakın’ cümlesini duymak istemediğini biliriz. Ancak hamilelik öncesinde sigarayı bırakmak ya da azami günde bir taneye düşürmek çok önemli. Çünkü yapılan araştırmalarda yoğun olarak sigara kullanan anne adaylarının bebeklerinde düşük doğum ağırlığı yada gelişme geriliği görülme olasılığı artmakta. Üstelik bu bebekler solunum yolu enfeksiyonlarına karşı daha dayanıksız olmakta.Ayrıca doğumu zorlaştırıcı etkileri vardır. Doğum sonrası ise sigara kullanımı sütünüz azalmasına neden olacaktır.
Doktorunuza Sormadan İlaç Kullanmayın
Ülkemizde çok sık ve rastgele ilaç kullanma alışkanlığı son derece yaygın. Yorgunluk, baş ağrısı gibi nedenlerle bir uzmana danışmadan kullandığımız ilaçların etkileri hakkında yeterince bilgi edinmemişizdir. Normal şartlarda dikkat edeceğimiz ilaç kullanımına, anne adayı olamaya karar verdikten sonra daha hassas yaklaşmak gerekir. Çünkü hamilelik döneminde bazı ilaçların plasentadan geçerek bebeğe zarar vereceğini bilinmektedir.
Ayrıca korunmayı bıraktığınız dönemde ortaya çıkan her hangi bir sağlık sorunu konusunda başvurduğunuz uzmana, hamile kalma ihtimaliniz olduğunu hatırlatmalısınız. Vitamin kullanımı bile olsa önemli sorun yaratabilir.Örneğin; A vitamini içeren, vitamin ilaçlarının alınımından kaçınılmalıdır.A vitaminin sentetik bir çeşidi olan isotretinoin (reacutane) teratojenitesi (bebeğe zararlı etkisi) bilinmektedir. Ancak şiddetli kistik akne (sivilce) tedavisinde kullanılmaktadır. İlacın gebelik için yaklaşık bir yıl öncesinden kesilmesi zorunludur.
Evcil Hayvanınız Varsa
Veterinerseniz yada evde evcil hayvan besliyorsanız dikkat etmeniz gereken noktalar var demektir. Öncelikle kendi sağlınıza zarar vermemesi için hayvanlarınızın aşılarını düzenli yaptırmalısınız.Kendinizi de toksoplazma testi ile kontrol ettirmelisiniz.Evcil hayvanlardan toksoplazma bulaşma ihtimalini hiçbir zaman unutmamalısız.Test sonrası toksoplazmaya hiç rastlamadığınızı öğrenirseniz, gebe kalma döneminizde veya gebeliğinizde evcil hayvanınızla yakın teması,bakımını sizin yapmanızı bırakmanız faydalı olacaktır.
Çalışma Yaşamınızı Gözden Geçirin
Eğer hamile kalmayı planlıyorsanız, öncelikle iş ortamınızı, kariyer planlarınızı gözden geçirin. Hamilelik sırasında yoğun stres yaşayacağınız ya da yorulacağınız günlerin olması, hamileliğinizin sıkıntılı geçmesine neden olabilir. Anne karnındaki bebeğin ömrü boyunca en huzur duyduğu yer olacağını unutmamalıyız.