Ana SayfaYazarlarBrezilya`da 71 gün!

Brezilya`da 71 gün!

Açık Radyo programcılarından Volkan Ağır, hayallerinin peşinden gittiği Brezilya`dan, Dünya Kupası`nda neler olup bittiğini seyahati boyunca hem radyodan hem de Radikal gazetesinden bildirdi. Ben de ona merak ettiğim seyahatini sordum. Ve bir He-Man mesajı ile de başlıyorum; Hayalini kurduğumuz şeylerin gerçekleşmesi çok zor değil, inanmak ve harekete geçmek sadece bir başlangıç, gerisi hepimiz için, şu dakikalarda oynanan finalin uzatma dakikaları kadar sürpriz ^ ^ Sırf bu sürprizlerle karşılaşmak için bile hayallerimizin peşinden koşmaya hep devam..

Brezilya`ya gitme fikri nasıl doğdu?

Dünya Kupası`nı yerinde takip etmek, her futbolseverin en büyük hayalidir. Hem dünyanın her yerinden insanla tanışma imkanı, hem bunu 27 yaşında gerçekleştirme şansı hem bunu latin amerikada yaşayabilmek, futbolun bir nevi ikinci evinde yaşamak ve bunun gibi bir çok nedenim vardı. Bir de baksana sonraki iki dünya kupası Rusya ve Katar`da. Bir önceki de Güney Afrika`daydı. Daha genç yaşımda yek başıma gidebileceğim en güzel dünya kupasıydı bu. Ta, 2013`te kafama koyduğum ama nasıl yapacağımı bilemediğim bir plandı. En büyük problem kalacak yer idi. Bunları düşünürken Brezilyalı bir kaç kişiyle tanışınca cesaretlendim ve hemen biletimi aldım.

Vay be harika dedirten bir seyahat seninki, senin için de vay be şeklinde mi geciyor gercekten?

Bana vay be dedirten dünya kupasını yerinden izlemekten daha çok, bu konuda ciddiyim, Brezilya`da 71 gün bulunma fikriydi. Tek başımayım. Daha önce hiç bilmediğim bir dilin konuşulduğu bir ülkede, biraz `couchsurfing` , biraz hostellerde kalma yöntemiyle tek başına gezme fikriydi. İsa heykeli, güzel kızları, futbolu falan değil. İsa heykeli turistik bir şey ve turistik gezi sevdalısı değilim. Dünyanın her yerinde güzel kadın var. 4 yılda bir de Dünya Kupası , ya da Avrupa Şampiyonası var.. Ama 27 yaşında tek başında çantan sırtında her zaman gezemezsin.

Kızlar güzel mi?

Bence bu konu çok abartılıyor. İsimleri çıkmış, şanları yürüyor. Buranın kadınları evet güzel ve hayır güzel değil. Buradaki kadınların farkı, cinsellik ve giyim kuşam konusunda rahat davranabilmeleri. Biz de bu iki şeyi bir arada görünce çok güzeller sanabiliyoruz. Burada kadınlar çok güzel oldukları için denize girerken tanga ya da gezerken kısa şort giymiyorlar. Buranın giyim kuşam kültürü bu olduğu için öyle giyiniyorlar. Türkiye`deki kadınlarla kıyaslarsak aradaki fark bu. Türkiye`de ne kadar çok güzel kadın varsa burada da o kadar çok güzel kadın var. Burada her kadın Adriana Lima, Gisele Bündchen, Alessandra Ambrosio gibi değil.

Biraz yaşatsana sokakları bize, hayat futbolla durup onunla mı hareket ediyor?

Brezilya maçının oynandığı günler ulusal tatildi burada. Ya da hangi şehirde maç varsa o şehirde yarım gün çalışıldı. O yüzden sokaklarda hep futbol yaşanıyordu futbol konuşuluyordu özellikle o günlerde. Brezilya maçının saatinde dükkanı kapatan markette çalışanlar içeride maçı izliyordu. Maç bitince çalışmaya devam ettiler. Brezilya maçının oynandığı günlerde, hiç farketmiyor saat kaç olursa olsun stadyumlarda duyulan kornaların sesi sokakları kaplıyor. O sesle uyandığım çok oldu sabahın köründe. Bir çok sokak sarı-yeşil bayraklar, süs eşyları ile vesaire süslenmişti. Bazı maçları halletmem gereken işler nedeniyle oturup dikkatle izleyemedim ama burada maç kaçırmak mümkün değil. Çünkü adım başı bulunan büfelerin hepsinde televizyonlarda maç açık. Örneğin Avustralya-Hollanda maçının gollerinin çoğunu yürürken sokaktaki ekranlardan izledim. Bunun gibi çok örnek var. Maç günleri sarı Brezilya tişörtü giymeden dışarı çıkan sayısı çok azdı. Takım farketmeksizin taraftarlar hep omuz omuza maç izledik. Maçların devre arasında copacabana sokaklarında samba yapılırken bir yandan okyanusun dalgalarına bırakabiliyordun.

En beğendiğin futbolcu kimdi?

Bir çok maçı sokaklarda takip edip fotoğraf ve video çekmeye çalışırken bazı maçları tamamen tüm dikkatimle izleyemedim. Favori takımlardaki isimleri saymayayım. Kolombiya`dan Cuadrado`yu, Belçika`dan Kevin de Bruyne`ü, Bosna Hersek`te Besic`i, Kosta Rika`da Keylor Navas`ı, Hollanda`da Memphis Depay`ı beğendim. Bu isimler ilerleyen yıllarda adını çok duyacağımız oyuncular.

Çekirgesinden, Neymar`ına, 7-1`inden, duşeyaza teknik direktörüne kadar bir çok geyikle karşılaştık, seninki favıorin hangisiydi?

Caps`lere cok bakmadım diyebilirim. Aralarında çok güzelleri var. Ama Almanya`nın her galibiyetinde Hitler`in kullanılması hoş değil. Almanya`nın takım fotoğrafındaki tüm oyunculara Hitler monte etmek kötü. Almanya`da bu suç olarak sayılabilir. Tüm capslerin dışında başka bir ilüstrasyon iletebilirim size. Bence bu bir hayli güzel ve herhangi bir militarist, ırkçı ya da cinsiyetçi bir mesaj içermemesi de yaratıcılık konusunda dizayn edenin kendini azıcık da olsa zorladığını gösteriyor.