Ana SayfaRöportajRöportaj: Başak Erol

Röportaj: Başak Erol

Merhaba bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Los Angeles bazlı birgörsel tasarımcıyım. 9 yıldır reklam filmi sektöründe çalışıyorum. Görsel tasarımcı olarak global alanda birçok reklam yönetmeniyle çesit çeşit müşteri ve kampanya için çalıştım. Bu esnada kendim de kısa filmler, moda filmleri ve müzik videoları için yönetmenlik yapmaya başladım. Reklam dünyasındaki işim perdenin arkasında, birçok insanın bilmediği bir işti aslında. Diğer yönetmenlerin reklam filmi işlerini alabilmeleri için müşteri ve ajanslara yaptıkları görsel sunumları hazırlıyordum. Başkası adına çalışan fakat proje de adı geçmeyen yazarlar, yani “Ghostwriter” lar gibi bir iş düşünün, ancak yazmak yerine ben bunu görsel alanda yapıyordum.  Uzun yıllar bu işi yaparken, birçok basarılı yönetmenle çalıştım ve coğu sektörün zirvesindeki yönetmenlerdi. Bu nedenle tasarımcı olarak işim, reklam dünyasını ve yönetmeyi öğrenmek için çok iyi bir okul oldu. Ve artık bu yıl kendim de reklam filmleri yönetmeye başladım ve bu çok heyecan verici.

Başak Erol denildiğinde akıllara hemen güçlü kadın imajınız geliyor. Böyle bir izlenimden memnun musunuz?

Tabiki , güzel bir izlenim. Bence herkesin dünyaya duruşu gülcü olmalı, başkalarını kırmadıkça, ama güçlü kadın yerine güçlü insan olarak tanımlanmayı tercih ederim.

Şu anda kadının gücünü anlattığınız bir reklam filmi çekiyorsunuz. Kurguyu nasıl planladınız? Sizce kadın gücünü doğadan mı alır?

Ben doğanın büyük bir hayranıyım. Bölünmüş ekran konseptinde kadınları doğaya bağlayan bir reklam filmi fikri için görevlendirildiğimde, aklımda ilk canlanan doğada gezen bir kadın görseliydi. Çünkü bu dünyada en çok sevdiğim şeylerden biri doğa yürüyüşleri. Ardından, film bir şampuan reklamı olduğu için bu fikri saçlara nasıl bağlayacağımı düşünmeye başladım.  Bu bağlantıyı kurduktan sonra, temel fikri farklı görsel fikirlerle çeşitlendirmeye başladım. Böylece fikir fikri açtı ve kendiliğinden bu kadınların birbirleriyle, doğayla ve arkadaşları ile olan ilişkileri bir hikayeye dönüstü. Ben “Kadınlar doğadan gücünü alır” demek yerine “Güç kadınların doğasında vardır”ı tercih ederim.  Güç var oluşumuzda var. Önemli olan bu gücü yüzeye çıkarabilmek ve olumlu yönlerde hayatımıza katabilmek. Elbette, doğal ürünlerin de bizim için sağlıklı olduğu kaçınılmaz, bu bağlamda doğadan güç aldığımız söylemi de çalışıyor 🙂

Bu kadar farklı hikayeyi eş zamanlı oluşturmak nasıl hissettirdi?

 Oldukça eğlenceli bir süreçti. Çok keyif aldım.

Reklam filminde kurguyu kaç farklı hikaye üzerinden anlattınız? Hikayeleri neye göre belirlediniz?

22 hikayemiz var. Sadece ailemi ve arkadaşlarımı, tanıdığım veya tanımadığım ama bana ilham veren insanları düşündüm. Ve sonra  tüm kadınların empati kurabileceği anları düşündüm. Ve bu filmdeki karakterleri ve onların rollerini belirledi.  

Açıkça söylemek gerekirse son zamanlardaki en favori video müzik klibim Anne-Marie – Ciao Adio. Özellikle açılış sahnesine bayılıyorum ☺ Bu klibin çekimi hakkında bizi biraz bilgilendirir misiniz?

Çok teşekkür ederim. Anne Marie harika bir insan. Çok tatlı ve samimi. Tıpkı canlı müziği gibi canlı bir kişiliği de var. Bu canlılıktan dolayı Ciao Adios şarkısını gönderdiklerinde,  ilk olarak gözümde canlanan şeyler rengarenk görsellerdi.  Bu yüzden de klibin Marakeş’te çekilmesini önerdim. Çünkü bu şehir adeta renk saçıyor. Ayrıca dostluk Anne Marie için de önemli bir konsept, bu yüzden onun da baxı arkadaşlarını alıp  Marakeş’e gittik ve orada bir video çektik.

Peki sizin en favori yönetmeniniz ya da yönetmenleriniz kimler?

Gercekten çok var, ama Mike Mills, Spike Jonze, Wes Anderson gibi isimleri favorilerim olarak söyleyebilirim. Listem belki kulağa klişe gelebilir ama hepsini çok seviyorum. Yarattıkları dünyalar tamamen bu dünyanın ötesindeyken, hikayeleri ve karakterleri ise halen kusursuz insan nitelikleri taşıyor ve buna bayılıyorum.

Özellikle şu isimle çalışmak isterdim dediğiniz isimler var mı? Reklam, klip veya bir başka proje için?

Sir Paul McCartney. Beatles’ı çok severim. Ve Mr. McCartney’in kişisel çalışmalarını da çok severek dinliyorum. Kendisi bir efsane. Onun büyük bir hayranıyım.

Daha çok reklam ve kısa metrajlı şeyler çekiyorsunuz. Şimdiye kadar bir film yönetmenliği yapmayı düşünüz mü?

Bir çocuk kitabı fikrim vardı. Ve bu yıl kendisi de film yönetmeni olan partnerimle bu kitabı yazmaya başladık. Çok tatlı bir hikaye. Sadece çocuklar için değil herkesin empati kurabileceği bir hikaye. İleride bu hikayeyi bir film projesine dönüştürmek isterim. O olmazsa, benzer dünyada farklı bir hikaye olabilir. Ama önce kitabı bitirmemiz gerekiyor. Her şey adım adım 🙂

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI